Satrançta bir adım önde... Dilan Çiçek Deniz Cannes anılarını anlattı

Dilan Çiçek Deniz, kapağını süslediği bir dergiye verdiği röportajda Cannes anılarını, zamana dair düşüncelerini ve modayla kurduğu bağı içtenlikle anlattı. Dilan Çiçek Deniz, kırmızı halı deneyimini ise, 'Satranç oynuyormuş gibi hissediyorum' sözleriyle tarif etti.

Haber Merkezi

ABONE OL

Dilan Çiçek Deniz, bir derginin yeni sayısına kapak oldu ve moda-sinema üzerine değerlendirmelerde bulundu. Dilan Çiçek Deniz, Cannes Film Festivali'ne katılmanın kendisi için ne ifade ettiğini de paylaştı.

Kırmızı halıdaki deneyimleri sorulan oyuncu, bu anların göründüğü kadar kolay olmadığını şu sözlerle belirtti:

"O yürüyüşün aslında bir matematiği var. Ne kadar durman gerektiği, nereye bakman gerektiği, arkandaki kişiye alan bırakıp bırakmadığın... Ne çok kameraya bakıyorsun ne de tamamen görmezden geliyorsun. Hem görünür olmak hem de kaybolmamak gerekiyor. Ve tüm bunları yaparken doğal görünmeye çalışıyorsun. O yüzden kendimi satranç oynuyormuş gibi hissediyorum"

Moda ile sinema arasındaki ilişkiye de değinen Deniz, kıyafetlerin yalnızca bir aksesuar değil, anlatının parçası olduğuna şu sözlerle dikkat çekti:

"İkisi de hikaye anlatma biçimi. Karakterin ne giydiği, nasıl göründüğü senaryonun bir parçası. Kırmızı halı da bunun uzantısı. Kıyafet fikirle buluşmuyorsa, sadece bir dekordur. Moda benim için bir ifade biçimi ama sadece kendimi anlatmak için değil, bazen hiçbir şey söylememek için de. Ne giydiğim, o gün dünyayla ne kadar temas etmek istediğimi bile belirliyor"

Zamana dair düşünceleri sorulan Dilan Çiçek Deniz, "Zaman beni törpüledi ama aynı zamanda cilaladı da. Büyümek bir tür unutma sanatıymış. Bu yolculuğu bir başlıkla tanımlasam: Hâlâ yoldayım ama artık yürümeyi seviyorum" şeklinde konuştu.