Yaşayan efsane: Şair İsmet Özel 80 yaşında!

Yayın Tarihi: 19 Eylül 2024 Perşembe 18:15:00

Güncelleme Tarihi: 19 Eylül 2024 Perşembe 18:15:00

Türk şiirinin büyük ustası İsmet Özel, bugün ömrünün ikinci kırk yılını tamamladı. İşte fikri gibi yaşayan Şair İsmet Özel'in kısaca hayatı ve şiirleri…

1944'te Kayseri'de dünyaya gelen İsmet Özel, çocukluğu ve gençliği farklı şehirlerde geçirdi. Üniversitede siyasal bilimlerle ilgilenmesine rağmen, sonunda Fransızca alanında uzmanlaşmaya karar verdi. 18 yıl boyunca Fransızca öğretmenliği yaptı ve ilk şiirini henüz genç yaştayken yayınladı.

60'lı yıllarda şiirleriyle dikkat çeken Özel, kısa sürede edebiyat dünyasının önemli isimlerinden biri haline geldi. İlk şiir kitabı "Geceleyin Bir Koşu" ve daha sonra büyük yankı uyandıran "Evet, İsyanı" gibi eserleriyle edebiyatımıza önemli katkılar sağladı. Aynı dönemde, yakın arkadaşı Ataol Behremoğlu ile birlikte dergi çıkardı.

70'li yıllarda ise hayatında önemli bir dönüm noktası yaşandı. Daha önce savunduğu sol görüşlerden uzaklaşarak, İslam'a yöneldi. Bu değişim, düşüncelerini derinden etkiledi.

Evet, İsyan" kitabı 1969'da çıktı

Büyük yankı uyandıran "Evet, İsyan" adlı ikinci şiir kitabını 1969'da çıkaran şair, bu kitabıyla şiirini bir fikre dayandırmayı ve dünya görüşüyle buluşturmayı hedefledi.

Meydan Larousse Ansiklopedisi ve "Artel Yayın Şirketi"nde kısa bir süre çalışan şair, 1970'te Ankara'ya döndü ve Türkiye İnşaat Mühendisleri Odasında işe başladı.

1970'de Ataol Behramoğlu ile birlikte Halkın Dostları dergisini çıkardı. Sonraki yıllarda siyasi ve felsefi görüşlerinde köklü değişiklikler yaşayan İsmet Özel, Müslüman dünya görüşüne bağlandı.

Müslümanca yaşayan ve bu sorumluluklarla hareket eden Özel, gazetelerde yazılar yazdı, çeviriler yaptı ve kültürel faaliyetlerde bulundu.

İsmet Özel, sadece bir şair değil, aynı zamanda bir düşünür ve yazar olarak Türk edebiyatına önemli izler bırakmış önemli bir isimdir. Hayatının farklı dönemlerinde yaşadığı dönüşümler, eserlerine de yansımış ve onu özgün bir sanatçı haline getirmiştir.

2007'de İstiklal Marşı Derneğini kurmuştur. 2013 itibarıyla şiire veda ettiğini duyurmuştur.

Evli ve dört çocuk babası, iki çocuk dedesi İsmet Özel, Çengelköy'deki evinde düşünce ve sanat hayatına devam etmektedir.

"SANA BİR KARŞILIK VERECEĞİM TOPRAĞI DEŞEN BOĞUK SESİMLE"

Şairin kendi seslendirdiği "Yaşamak Umrumdadır" şiirinden bir bölümünü TRT özel bir şekilde görselleştirdi.

TRT 2'DEN GÜN BOYU İSMET ÖZEL YAYINI

İsmet Özel'in 80. doğum yıl dönümü özel yayınları TRT 2 ekranlarında gün boyu yayınlanıyor.

İşte İsmet Özel'in kaleme aldığı eserler ile fikir hayatının gündeme alındığı programlar ve yayın saatleri;

CELLADIMA GÜLÜMSERKEN ÇEKTİRDİĞİM SON RESMİN ARKASINDAKİ SATIRLAR (1984)

Ben İsmet Özel, şair, kırk yaşında.

Her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar

ben yaşarken koptu tufan

ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat

her şeyi gördüm içim rahat

gök yarıldı, çamura can verildi

linç edilmem için artık bütün deliller elde

kazandım nefretini fahişelerin

lanet ediyor bana bakireler de.

Sözlerim var köprüleri geçirmez

kimseyi ateşten korumaz kelimelerim

kılıçsızım, saygım kalmadı buğday saplarına

uçtum ama uçuşum

radarlarla izlendi

gayret ettim ve sövdüm

bu da geçti polis kayıtlarına.

Haytanın biriyim ben, bunu bilsin insanlar

ruhumun peşindedir zaptiyeler ve maliye

kara ruhlu der bana görevini aksatmayan kim varsa

laboratuvarda çalışanlara sorarsanız

ruhum sahte

evi Nepal'de kalmış Slovakyalı salyangozdur ruhum...

AMENTÜ (1974)

İnsan

eşref-i mahlûkattır derdi babam

bu sözün sözler içinde bir yeri vardı

ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman

bu söz asıl anlamını kavradı

geçti çıvgınların, çıbanların, reklamların arasından

geçti tarih denilen tamahkâr tüccarı

kararmış rakamların yarıklarından sızarak

bu söz yüreğime kadar alçaldı

damar kesildi, kandır akacak

ama kan kesilince damardan sıcak

sımsıcak kelimeler boşandı

aşk için karnıma ve göğsüme

ölüm için yüreğime sürdüğüm eczâ uçtu birden

aşk ve ölüm bana yeniden

su ve ateş ve toprak

yeniden yorumlandı.

Dilce susup

bedence konuşulan bir çağda

biliyorum kolay anlaşılmayacak

kanatları kara fücur çiçekleri açmış olan dünyanın

yanık yağda boğulan yapıların arasında

delirmek hakkını elde bulundurmak

rahma çağdaş terimlerle yanaşmak için

bana deha değil

belgeler gerekli

kanıtlar, ifadeler, resmi mühür ve imza...

Gençken

peşpeşe kaç gece yıllarca

acıyan, yumuşak yerlerime yaslanıp uçardım

bilmezdim neden bazı saatler

alaturka vakitlere ayarlı

neden karpuz sergilerinde lüküs yanar

yazgı desem

kötü bir şey dokunmuş olurdu sanki dudaklarıma

Tokat

aklıma bile gelmezdi

babam onbeşli olmasa...

KARLI BİR GECE VAKTİ BİR DOSTU UYANDIRMAK (1972)

Benim adım insanların hizasına yazılmıştır.

Her gün yepyeni rüyalarla ödenebilen bir ceza bu.

Keşke yağmuru çağıracak kadar güzel olmasaydım

Ölüm ve acılar çatsaydı beni

Düşüncem yapma çiçekler kadar gösterişli ve parlak

Sözlerim ihanete varacak doğrulukta olsaydı.

Anmaya gücüm yetseydi de konuşsaydım

Diri-gergin kasları konuşsaydım

"Kardeşler! " deseydim "Kardeşlerim! "

"Bakın yaklaşıyor yaklaşmakta olan

"Bakın yaklaşıyor yaklaşmakta olan

"Bakın yaklaşıyor..."

Yazık, şairler kadar cesur değilim

Çocukların üşüdükleri anlaşılıyor bütün yaşadıklarımdan

Gövdem kuduz yarasalarla birazcık yatışıyor...